TBWA İstanbul, ülkemizin en büyük reklam ajansı.
Avrupa’nın ise ikinci, Dünya’nın ise onuncu en etkin ajansı.
Artık maziye karıştı! Stajyerlere önemsizlermiş gibi bakılan, fotokopi, faks çekmekten başka işler verilmeyen, sigortalanmayan, fikirleri sorulmayan ve dikkate alınmayan…
TBWA’ya yaz stajları için 503 kişi başvuruda bulunmuş.
Ve onlardan 5 tanesi seçmek için bakın nasıl bir yol izlemişler 🙂
Bence en önemli farklarını da burada göstermişler. Bu fark, bir reklam ajansı olmalarının onların genetiğinde ve ruhunda meydana getirdiği bir fark…Doğal olarak onları (sadece TBWA değil, diğer tüm büyük reklam ajansları için geçerli bu dediğim) diğer kuruluşlardan ayıran da tam bu özellikleri…
Stajyerlerini seçerken nöroteknoloji’den yardım almayı seçiyorlar ve adaylara seçilen reklam filmleri izlettiriliyor ve karşısında hissettikleri duygulanım, ilgi seviyesi, pozitiflik, anlık dikkat…vb parametrik durumlarına göre içlerinde reklamcı olmayı en çok arzulayan, işine tutku ve heyecanı duyanı böylelikle seçme yoluna gidiyorlar.
İzleyelim, ilham alalım 🙂
Yorum Yapılmamış