İlk izlenimlerin %93’ü sözsüzdür.

Nasıl göründüğümüz, çalıştığımız işyerinde ve önümüze çıkacak kariyer ve/veya iş fırsatları üzerinde dramatik ve güçlü bir etkiye sahiptir!

Online ortamlar bizi rahata alıştırdı. Kabul…Bazı noktalarda iyi de oldu

✖ Ancak bunlar bize “online” yaptığımız bir toplantı da bile dağınık, kaşı gözü şişmiş, soluk ve özensiz görünme lüksünü vermiyor.

Hele ki kariyer hedeflerimiz varsa…

İlk izlenimlerin %93’ü sözsüzdür.

Şimdi şöyle bir örnek vereyim;

➖ Yöneticisiniz; sabah (ya da günün herhangi bir farklı saatinde) yaptığınız toplantılarda, yüz yüze ya da online bir ekip arkadaşınız hep aşağıda (soldaki) gibi bir görüntü ile karşınıza çıkıyor.

➖Bir diğeri ise hiç bir aşırılık ya da abartı olmadan (kadın/erkek) sağdaki gibi bir görüntü ile aynı işi aynı performansla yapıyor.

Bu farkı kimse gözden kaçırmaz ve es geçmez. Umursamamazlık da yapmaz emin olun.

“Amaaaan ne olacak ki, ben işimi yapıyorum ya” diyorsanız ya da öyle bir mantığınız varsa bunu gözden geçirmenizi öneririm.

Kimse karşısında (üst yönetim, ekip, müşteriler hatta iş birliği yaptığınız partnerler) özensiz bir görüntü ile karşılaşmak istemiyor.
Bu hiç söylenmese de dile getirilmese de böyledir

Çünkü sıradan ve gündelik görünmekle, sade, özenli ve bakımlı görünmek arasında çok ince bir çizgi vardır.

İnsanların yaptığı hatalardan biri, mevcut rollerine ya da hedefledikleri role uygun görünmemek/uygun giyinmemektir.

Elbette kıyafetler, işimizi ne kadar iyi yaptığımızı etkilemez; ancak işimizde nasıl algılandığımızı önemli ölçüde etkiler.

Herkes karşısında özenli ve kendi vücut özelliklerine göre şık ve uygun giyinmiş birini görünce etkilenir. Buna iş ortamı, etkinlikler, müşteri toplantıları, sunumlar, organizasyonlar, fotoğraflar dahil…

Görünüş, kişisel markalaşmada mutlaka doğru şekilde kullanılması gereken bir araçtır. Bu gücü inkar etmek gereksizdir.

Aşağıdaki fotoğrafın ikisi de G.Clooney
Biri çok karizmatik, stilini doğru kullanmayı başarmış, diğeri ise gençken ve henüz stil, saç, kişisel marka bilmiyorken

(-örneğin kadınlar için saç, erkekler için saç/sakal çok kritik öneme sahip bir markalaşma aracıdır, sadece ikonik bir saç stili kullanmak bile çok etkilidir-)

– Bunun bütçeyle, logolu kıyafetlerle ya da çok parayla ilgisi yoktur.
– Bunun kendini tanıma, yakışanı bilme ve bulma, zevkli olmakla ilgisi vardır.
– Bunun müşteri de olsanız, işveren de olsanız, çalışan ya da yönetici de olsanız karşı tarafa saygı ve özen göstermekle ilgisi vardır.

Rolüne / işine uygun görünmemek tüm seviyedeki insanlar için bir kariyer hatası olabilir.

Öte yandan her CxO’yu kendi kurumunun “Kurumsal Influencer”ı olarak tanımlayabiliriz.

Her CxO profilinin, değerli kariyer deneyimleri ve liderlik yetenekleri de dahil olmak üzere dışarıya yansıttığı bir şirket algısı var.

Ve insanlar (-yeni yetenekler, mevcut çalışanlar ve müşteriler de dahil olmak üzere-) ilham almak istiyorlar

Yüksek performanslı CxO’lar, buzdağının altındaki niteliklerle ayırd edici hale geliyorlar. Bunlar;

Kapasite: Halihazırda sahip oldukları potansiyelleri
Karakter: Geçmiş deneyimlerine ek olarak bugün zorlandıklarında nasıl tepki verdikleri/verecekleri

Birlikte çalıştığım CxO seviye liderlerden yakından gözlemlediğim en önemli şeylerden biri; iş deneyimlerinin yanısıra onları başarılı ya da etkili kılan güçlü kişilik özellikleri olduğu…

SpencerStuart geleceğin CEO’luğu konulu araştırmasında CEO’ların doğru yapmaları gereken beş şeyden bahsediyor;

1️⃣ Başarıyı, finansal hedefleri ve şirketin uzun vadeli amacını yansıtan şekilde tanımlamak
2️⃣ Eskisinden çok daha geniş bir paydaş kitlesinin ilgisini çekmek ve onlara ilham vermek
3️⃣ Farklı yetenek ve kaynaklardan oluşan bir ekosistem kurmak ve kullanmak – (çünkü hiçbir CEO tüm cevaplara sahip olamaz)
4️⃣ Yönlendirici olmaktan ziyade daha çevik-hızlı ve güçlendirici bir liderlik tarzı
5️⃣ Güncel ve uyanık olmak (gerektiğinde değişimi uygulamak)

2.maddeye özellikle bakalım; bu “ilgi çekmek” ve “ilham vermek” tamamen kişisel aura, düşünce liderliği ve görünürlükle ilgilidir.

Her CxO’nun kendi kişisel markasının çalıştığı kurum için daha da önemli hale geldiği ve geleceğini rahatlıkla söyleyebiliyoruz.

Kişisel markalaşmada görünüşün, hitabetin, etkilemenin ve liderlik duruşunun (executive presence) önemini öğrenmek mümkün!

********

Bunun için değerlendirebilecekleriniz (üzerlerini tıklayarak detaylı bilgi alabilirsiniz);

Online Eğitimler (CareerBRAND Academy) 

Banu Çakar ile 1e1 Stratejik Mentorluk

 Kurumlar/Markalar için ilham veren konuşmalar (keynote speaking) ve kurumsal eğitimler 

 

 

 

Yorum Yapılmamış

Yorum Yaz