Technorati‘nin istatistiklerine göre, günde 50 binden fazla yeni blog sitesi yaratılıyor. 2014’te blog yazacak kişi sayısının 33.4 milyona ulaşması bekleniyor ve kurumsal bloglara ilgi her yıl artıyor. Peki ülkemizde kurumsal bloglara ilgi nasıl?
Günlükler tarih oldu, yaşasın Weblog
Bloglamak hepimizin bildiği üzere “web” ve “log” kelimelerinin birleşiminden oluşan basit anlamıyla insanların bir zamanlar günlük olarak tuttukları defterlerine yazdıklarını, teknolojinin nimetlerinden faydalanarak bilgisayar üzerinden yazmaları ve istedikleri gibi diğer insanlarla, dünyayla paylaşabilmeleri demektir.
Blogların artan değeri
Blogların kullanırlılığının artmasıyla orantılı olarak değerleri de artmaya devam ediyor. Online araştırma şirketi olan eMarketer’in merkez ABD alınarak yapılan son araştırmasına göre 2010 yıl sonunda kadar blogların internet kullanıcılarının yarısına yaklaşık olarak 113 milyona ulaşacağı öngörülmüştü. Araştırmadan çıkan başka bir sonuçta;blogların 2014 yılına kadar Amerikan vatandaşlarının yüzde 60’ına, yani 150 milyon kişiye erişeceği ve dijital medyanın bir parçası olarak kalmaya devam edeceği yönündeydi. Ayrıca 2010’da Amerika’daki internet kullanıcısının yüzde 11.9’u blog yazarken, 2014’te bu sayının 33.4 milyona, yani internet kullanıcılarının yüzde 13.3’üne çıkmasının beklendiği belirtilmişti. Nitekim tüm öngörüler fazlasıyla tuttu. Blogosferin nabzını tutma misyonundaki Technorati‘nin istatistiklerine göre, günde 50 binden fazla yeni blog sitesi yaratılıyor.
Ülkemizde durum
Dünya’da ki önemine rağmen Türkiye’de “blog” kavramının tanınmaya ve blogların oluşturulmasına 2006’dan sonra başlandığını ve son derece yeni bir geçmişe sahip olduğunu söyleyebiliriz. Dünya üzerinde en eski blogun henüz 10 yıllık geçmişe bile sahip olmadığını görüyoruz. Örneğin ben blog yazmaya 2009’un Mart ayında başladım. 2011 yılından itibaren verdiğim önem giderek arttı ve şu an tamamen profesyonel olarak blog hayatıma devam ediyorum. 4 yıldır kesintisiz blogluyorum.
Bloglar, yükselen yatırım alanı
GfK Türkiye tarafından finans, reklam, hızlı tüketim, telekom, medikal, perakende gibi pek çok sektörde 483 pazarlama profesyoneliyle yapılan araştırma da yükselen yatırım alanları arasında yüzde 53’le “dijital pazarlama” birinci sırada yer alırken, ikinci sırada yüzde 52’yle “sosyal medya iletişim çalışmaları”, üçüncü sırada yüzde 40 ile “yeni teknolojilerin kullanımına ilişkin çalışmalar” yer alıyor. Bloglar listede ilk on içinde yüzde17’lik oranla 9.sırada yerini alıyor.
Kurumlar bloglara ve bloglamaya nasıl bakıyor?
Türkiye’de bu konunun hem çok yeni olması hem de konu hakkında bilginin yeterli olmaması veya profesyonel güncelliğinin devamının getirilmesindeki sıkıntılar nedeniyle ülkemizde dünyadaki örneklerle yarışabilir halde kurumsal blogların olduğunu söylemek konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Kurumsal blog yapısının şu anda birçok şirkete uzak geldiğini ve stratejik olarak böyle bir oluşum kurup kurmayacakları konusunda endişeleri olduğunu gözlemliyorum.
Blog dünyası yakından takip edilmeli.
Blog sadece yazmak demek değildir, son derece güncel yapısı, özgünlüğü ve disiplini olması gereken bir iştir. Bu nedenle sadece modern dünyaya uymuş olmak için tabiri caizse sözde kalacak yani gereken önem ve güncelleme sağlanamayacak olan kurumsal bloglar, kurumun itibarını olumsuz etkileyebilir. Hakkıyla bir kurumsal blog oluşturmak amacıyla bu işe başlayan kurum için ana prensip ya hep ya hiçtir. Kurumun bu konuyla ilgilenen departman yöneticilerine, departmanlarına büyük sorumluluk düşüyor. Bu yöneticilerin mutlaka blogosferi takip eden ve tüm bloglar olmasa dahi mutlaka kendi sektör veya meslek alanlarında en az 5 – 7 tane beğeniyle okudukları, takip ettikleri blogların olması kısacası bloglara Fransız olmamaları gerekiyor.
Bu adımlara dikkat!
Kurumların işin başındaki liderlerinin, kurumsal bloglarının amacını, faaliyetlerini, stratejilerini, kime, neden ulaşmak istediklerini, blog vizyonlarının ne olacağını belirlemeleri gerekir. Keza tüm kurulum, oluşum, içerikler bu vizyonla şekillenir ve şekillenecektir.
- 1- Kurumlar, öncelikle kendi personelleri arasında hali hazırda kendi blogları olanları destekleyerek blogosfer dünyasına adım atabilirler. Bu personellerinden, oluşturulacak olan kurumsal blogun içinde fayda sağlayabilirler. Kurum içinde kurumsal blogta yazmaya gönüllü olacak personeller belirlenebilir böylelikle yazma hobisi olan personelin katma değer ve motivasyon artışı da sağlanır.
- 2- Bir kurumun içinde kendi personeli olarak popüler bir blog yazarı bulunuyorsa büyük bir avantajdır. Ya da kurum için avantaja çevrilebilecek güzel bir kaynaktır.
- 3- Burada yapılmaması gereken tek hareket, kendi özel hayatında yazı yazdığı veya blogu olduğu için bir personeli desteklemek bir yana önünü kesmek, yaptığı bu işi bırakmasını istemek ya da daha ileri giderek işten çıkarmaktır. Maalesef böyle yaklaşan kurumları görmek mümkün.
- 4- Kurumsal blog içerisinde markaya ve sektöre ilişkin güncel haberler, etkinlikler, duyurular, paylaşımlar, değerlendirmeler ve özgün, yaratıcı yazı içerikleri yer alabilir.
- 5- Kurumsal blog ile kurum personelinin, çerçevesi kurumsal blog yönetimi tarafından oluşturulmuş etik bloglama kuralları doğrultusunda serbestçe fikirlerini ve düşüncelerini paylaştığı bir platform oluşumu meydana gelir.
- 6- Kurumsal blog aynı zamanda kurumun bir reklam ve itibar platformudur. Uluslararası örneklere baktığımızda kurumsal bloglar, herkese açıktır ancak Türkiye’de kurumsal blogların bazıları dışarı açılmayarak intranette kalabiliyor. Bunun nedeni de, personelin olumsuz bir şeyler yazmasından duyulan endişe. Oysaki bu gibi tatsızlıkların önünde kurumsal etik bloglama kuralları oluşturularak, etkin bir blog yönetim ve kontrolüyle geçilebilir.
- 7- Öte yandan kurumlar, kurumsal blog oluşturmak konusunda dışarıdan profesyonel bir blog yazarından, yazarlarından destek, yardım veya danışmanlık alabilirler.
Ülkemizde kurumların kurumsal blog oluşturma kavramının önemini gün geçtikçe çok daha iyi kavrayacaklarını, kurumsal blog oluşturacak olan firmaların sayısının giderek artacağını hatta dünyadaki trend ve koşulların bunu gerektireceğini öngörüyorum.
Yoksa sizin hala bir kurumsal blogunuz yok mu?
NOT: Bu makalem Kariyer.net dergi için tarafımdan hazırlanmış olup, Eylül 2013 sayısında yayınlanmıştır.
Yorum Yapılmamış