Kadınlar liderlik dışında her seviyede ilerleme kaydediyor

Facebook COO’su SHERYL SANDBERG, geçtiğimiz yıl yayınladığı “Sınırlarını Zorla: Kadınlar, İs ve Liderlik İsteği” (Lean In-Women, Work And The Will To Lead) adlı kitabıyla çok tartışıldı. Ceo Club toplantıları kapsamında bu yılın başında İstanbul’a gelen Sandberg, dünyada artık kadın lider sayısının artmadığına dikkat çekiyor.

sandberg

Sandberg, “Bu sayı 1970’lerden yakın zamana kadar arttı. Ancak ABD şirketlerine bakarsak son 10 yılda kayda değer bir gelişme yok” diyor.

Sandberg, kadın liderlerin erkeklere göre daha açık ve iyi iletişimci olduğunu düşünüyor; kendi başarısını da bu açıklığa bağlıyor. “Lider olmanın riski insanların size duymak isteyeceğiniz şeyleri söylemesidir. Ben de zayıflıklarımdan açıkça bahsederek insanların bana gerçeği anlatmasını sağlıyorum” diye konuşuyor.

Kadın CEO oranının azlığından yakınan Sandberg, dünyanın her yerinde bu oranın yüzde 4-5 seviyesinde veya daha az olduğuna dikkat çekiyor. “Artık kadın lider sayısı artmıyor” diyen Sandberg, ABD şirketlerine bakıldığında son 10 yılda bu rakamda kayda değer bir gelişme olmadığını söylüyor.

Sheryl Sandberg’le gerçekleştirilen özel söyleşinin bazı detaylarını derledim;

“Kadınlar liderlik dışında her seviyede ilerleme kaydediyor” diyorsunuz. Neden ve bunu değiştirmek için ne yapmak lazım?

Dünyanın her yerinde liderlerin erkek olması gerektiğini düşünüyoruz. Ve yine dünyanın her yerinde, kadınların başkalarına “hizmet vermesi ve takip eden olması” gerektiğini düşünüyoruz. Bu yüzden liderlik özellikleri gösteren küçük kızları “bossy” (patronluk taslayan) diye yaftalıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde erkek çocuklara “bossy” demiyoruz. Türkiye’de de bir kadın liderlik yaptığında “Erkek gibi davranıyor” deniyor. Bu, aslında bir iltifat; o bir lider, erkek gibi olmalı. Ben liderliğin erkek ve kadından eşit şekilde beklenen bir şey olmasını istiyorum.

Lean_in.JPG

Kitabınızda kadınlara masanın tam ortasına oturmalarını ve seslerini yükseltmelerini salık veriyorsunuz. Bunu yapan ve üstlerindeki erkek yöneticilerden sert reaksiyonlar alan pek çok kadın var. Liderlik yolunda kararlı kadınlar, bu tavırlarla nasıl mücadele etmeli?

Her kadın için masaya oturup sesini yükseltmek yeterli olmayabilir, bu sadece gerekli olan. Biz aynı zamanda masanın etrafında oturan diğerlerini kadınların oraya ait olduğu konusunda eğitmeliyiz. Onlara kadınların da erkeklerin de iddialı olduğunu ve her ikisini de hoş karşılamamız gerektiğini öğretmeliyiz. Bu kitabı yayınlamanın en iyi tarafı, dünyanın her yerinden bir sürü kadının bana kitabı maaşlarına zam istemek için kullandıklarını anlatması oldu. Kadınlar, yöneticilerinin odasına girip “Bu kitabı okudum. Bana hak ettiğim parayı ödemiyorsunuz. Erkeklerle eşit ücret almak istiyorum” diyor.

Erkek liderleri eğitebilmemiz mümkün mü?

Bence bu konunun onlar için de çok kritik olduğunu söyleyerek işe başlayabiliriz. Örneğin Cisco CEO’su John Chambers, tüm çalışanlarının önünde “Kitabı okuyana kadar kadınlar konusunda iyi olduğumu düşünüyordum, ama değilmişim. Çünkü kitapta anlamadığım pek çok şey var” dedi. Onunla sahneye çıktım ve yüzde 20’den azı kadın olan 400 üst düzey yöneticisinin karşısında durdum.

Chambers, “Bu odadaki her kadına agresif dedik. Çok üzgünüm, bunu bir daha yapmayacağız” dedi ve ekledi “Bunu kadınlara hoş görünmek için yapmıyorum, Cisco’nun mali yapısını daha da güçlendirmek için yapıyorum” dedi. Bence erkekleri bu işe dahil edebilmemizin yolu, şirketlerinin böylece daha başarılı olacağını anlatmamız.

Kitapta liderlik yolunda mentorluğun çok önemli olduğunu, ama kadınların bu konuda cinsel gerilim engeline takıldığını söylüyorsunuz. Özellikle Türkiye gibi muhafazakar ülkelerde bu engel nasıl aşılabilir?

Bu konuyu masa üzerine koyup açıkça konuşmalıyız. O kadar da muhafazakar olmayan ABD’de bile erkek yöneticilerin yüzde 64’ü, bir kadınla aynı odada yalnız kalmaktan korkuyor. Ancak odada yalnız olmazsan mentorluk yapamazsın. Eğer sadece kadınların kadınlara mentorluk yapmasını sağlarsak da oran yüzde olarak yine çok az kalır. Bugün Türkiye’de CEO’ların yüzde 12’si kadın. Bu yeterli değil… Yüzde 12’nin yüzde 50’ye mentorluk yapmasını sağlayamayız. Erkeklerin kadınlara mentorluk yapmasını bir itibar nişanesi haline getirmeliyiz. Neden bunu yapmaları gerektiğine gelirsek. Çünkü şirketleri daha iyi performans gösterebilir. Eğer bir şirket, nüfusun tümünden en iyi yeteneği bulacaksa işi kimin iyi yapacağına bakmalı, toplumun sadece yarısına bel bağlamamalı.

Türkiye’deki kadın CEO’ların sayısının ABD’den fazla olmasını nasıl yorumluyorsunuz?

ABD’deki Fortune 500 listesine bakarsanız kadın CEO oranı yüzde 4, BİST 100’e bakarsanız da yüzde 4 olduğunu göreceksiniz. Türkiye’de genele bakarsak CEO’ların yüzde 12’si kadın, ama zaten ABD’de de Fortune 500 dışına çıkıldığında oranın yükseldiğini görüyoruz. Kadınlar girişimciliğini yaptıkları küçük şirketlerin ya da aile işlerinin başına geçiyor.

Yine de Türkiye’de kadınların nüfusun yarısını oluşturduğunu düşünürsek yüzde 12 yüksek bir oran değil. Türkiye’yi eleştirmiyorum. Bu problem, dünyanın her yerinde aynı. Ciddiyetle anlamamız gereken şu ki artık kadın lider sayısı artmıyor. Bu sayı 1970’lerden yakın zamana kadar arttı, ancak ABD şirketlerine bakarsak son 10 yılda kayda değer bir gelişme yok.

Takımınız kitaba nasıl bir tepki verdi?

Mark (Zuckerberg) kitabı çok sevdiğini söyledi. Bence takımımdan gelen en ilginç tepki, kitaptaki ilkeleri uygulamaya başladıklarında gerçekleşti. Facebook’ta benim için çalışan bir adam var. Aslında kitabı okumuş ama diyaloğu, “Ben kitabınızı okumadım” diye başlattı. Devamında benim söylediklerimi duyduğunu ve kendisi için çalışan bir kadına insanların “agresif” dediğini anlattı. Bu insanlara, “Tam olarak agresif nitelemesini hak edecek ne yaptı? Ve eğer bir erkek aynı şeyleri yapsaydı yine de ona agresif der miydiniz?” diye sormuş. Ve onlar da “Hayır” demişler.

Bir kadın olarak sizin liderliğiniz Facebook’ta neleri değiştirdi?

Ben bir kadın, anne veya ebeveyn olarak karşılaştığım zorluklar konusunda daha açığım. Örneğin 17.30’da ofisten ayrılma meselesi…Çocuğum olduktan sonra işi bu saatte terk ediyordum ama sinsice çıkmak zorunda kalıyordum. Ofisimde ışığı açık bırakıyor veya otoparkı kontrol edip kimse ortada yokken arabama koşuyordum. Ama bir süre sonra “Dürüst olmalıyım, sadece akşam yemeğinde çocuklarımla birlikte olmak için eve gidiyorum” demeliyim diye düşündüm. Çünkü böylece başkalarına da bunu yapabilme müsaadesi verecektim ki zaten böyle oldu.

Kadın liderler şirketlere ne gibi artılar katabilir?

En başta toplumun diğer yarısını istihdam ediyorsunuz ve bu, ekonomik büyüme için önemli. Eğer tüm nüfusun yeteneklerimi kullanmazsak ekonomimiz büyüyemez. Kadınlar üst düzey yönetici olduklarında kesinlikle iş hayat dengesi politikaları daha iyi oluyor. Daha iyi iletişim, daha fazla işbirliği, daha güçlü takımlar inşa etme yeteneği de cabası…Kadınlar tüm organizasyonlara ve şirketlere çok fazla güç katıyor.

Kaynak : www.capital.com.tr

Yorum Yapılmamış

Yorum Yaz