Mashable okuyoruz ama Mashable’ın yazıldığı coğrafyada değiliz.

30 Nisan’da Galata Business Angels’ın düzenlediği GBAMentorClinic II’deydim.

GBA’da sayısı 40’a yakın mentor ile yapabileceğiniz 20 dk.lık konuşmalar için yakalanabilecek güzel bir fırsattı. Sabah erkenden mentorların kayıt masalarında giderek öğleden sonraki görüşmeler için randevu almanız gerekiyordu.

Her mentorun 20’şer dakikadan ortalama 9 görüşmesi oluyor. Buna göre ayarlanmış. Ben etkinlik saatinden 15-20 dk. erken gitmiş olmama rağmen, istediğim mentorun 9 kişilik listesinin 5 kişisi dolmuştu 🙂 Aklımda iki isim vardı. Bir olmazsa diğerini deneyecektim. İlki oldu 🙂 İstediğim bir isimle 20 dk. karşılıklı fikir alışverişi yapma şansım oldu.

Etkinliğe katılım sayısı ise 250 ile sınırlandırılmıştı. Etkinliğin sunuculuğunu, ilk defa orada izlediğim ama çok beğendiğim (doğal akışı ve başarılı yönetimiyle) Girişim Fabrikası Direktörü İhsan Elgin yaptı.

Günün öğlene kadar olan kısmında, Emre Kurttepeli(GBA Başkanı-Mynet YKB), Ali Sabancı (Pegasus YKB), Nevzat Aydın (YemekSepeti CEO), Fırat İşbecer (Monitise COO), Devrim Ziya Tavıl (TEB Kobi Bankacılığı Pzr.Direktörü) ve Orkun Saitoğlu’nu (PayPal, Startup Lead) dinledik.

Dinlerken aynı zamanda çok şey düşündüm. Hayatta seçilen hangi yol kolaydı ki, bir fikri/hayali/düşünceyi ticari bir başarıya çevirebilmek ve sürdürebilmek kolay olacaktı 🙂 Arasıra insan kaynakları’ndan başka şeyler dinlemek çok iyi geldi bünyeme de beynime de açıkçası 🙂

Bu adamlar başka dedim içimden…Bu insanlar başka…

O günden aklımda kalanlar ve not aldıklarımı ise şöyle :

Girişimlerin % 60’ı ilk beş yılda batıyormuş. ABD’de ise her sene 2,5 milyon şirket kuruluyormuş.

İyi bir yönetici olmak için girişimci vasıflarına sahip olunması gerekiyor.

Doğru Fırsat + Doğru Aksiyon = Rekabet Avantajı

Rekabet Avantajı + Ekip Çalışması + Bilgi + Ekosisteme haiz olma

Keza bir işe hakkında “teknik” bilgiye vakıf olmak ayrı bir şey, şirketi yönetebilmek ayrı bir şey!

Mashable okuyoruz ama Mashable’ın yazıldığı coğrafyada değiliz. Türkiye, oynak bir Pazar. Farklı dinamikleri var. En büyük problem yapısallaşma/temel kurumsallaşma.

Finansal disiplin çok önemli. Günün sonunda işimizi ne kadar severek yapıyor olsakta, rakamlar konuşuyor çünkü.

İnsanlar bir girişim için yola çıkarken yatırım almayı hedefliyor, iş kurmayı hedeflemiyor!

Ülkemizde başarılı exit statejileri izleyen girişimler çok az sayıda denilebilir.

Bırakın, şirketiniz sizden önce gitsin. Akıllı insan, akıllı insanlarla çalışır.

Ali Sabancı konuşmasında, kendisini çok başarılı bir girişimci olarak görmediğini söyledi. Samimiyeti ve enerjisi ile apayrı bir lider örneği olduğunu düşünüyorum 🙂

Düşünebilmek önemli ama yapabilmek daha önemli dedi Sabancı. Şöyle anlattı Sabancı :

Bana geliyorlar, benden yaşça daha büyükler. Biz düşünmüştük bu işi diyorlar. Bende “tamam düşündün de, eee yani portakal, orda kal” 🙂 düşünmek başka, icra etmek başka…

Bir ürün eğer %51 den fazla yeterli ise çok beklemeye gerek yok. Piyasa mutlaka ürünü şekillendirecektir. Yerel Pazar orjinalitesi çok önemli ! Ürün pazarında orjinalse doğrudur.

Denemeden hiçbir zaman bilemezsiniz. Sabancı, girişimciliği 34 yaşında denediğini söylüyor. Mutlaka denenmesi gerektiğini da ayrıca belirtiyor.

Ve konuşmasında çok güzel bir şey söyledi; “İnsanlar eşit doğmazlar, eşit ölürler” dedi.

Bu anlamı ile o kadar doğru bir cümledir ki, bazı insanlar diğerlerinden doğuştan şanslıdır, kimileri rekabet avantajı ile bu dünyaya gelir. Kimisi ise rekabet avantajını kendisi elde eder, kimisi ise hiçbir şey elde edemeden göçer gider bu dünyadan. Sabancı ile aynı fikirdeyim keza insanların eşit doğduğunu bende kabul etmiyorum hatta kitabım“RUH”unla Düşün’de de bu konu da bir bölüm okuyabileceksiniz.

Girişimcilik bir maratondur. Ve depar atmak işe yaramaz.

Ülkemizdeki şahit olduğum, olmadığım, bildiğim, bilmediğim tüm başarılı ve başarısız girişimcilerin hepsini tebrik ediyorum. Kolay şeyler yapmadınız. Riske girdiniz, oturduğunuz yerden konuşmadınız. Bir yerden aldığınız/alacağınız maaşa tabi olmadınız. Hayatınızda bir kez bile olsa farklı birşey denediniz. Uğraştınız. Belki hala da uğraşıyorsunuz. Onun için bu insanlar başka, bu insanlar bambaşka!

ve bir kez daha yineleme gereği duydum ki çok önemsiyorum. Young Guru Academy kurucusu Sinan Yaman’ın da özellikle belirttiği bir şeydir : Bazı insanlar vardır ki, duyduklarına “neden olmasın” diyerek değil de “olmaz” diyerek karşılık verirler. Bu insanlar hayatta başarılı ve ekstrem şeylere imza atamazlar. Liderlik özellikleri yoktur. Lider, vizyon olarak başka insanlardan farklıdır. Vizyonunu herkesin anlaması ve onay vermesi beklenemez. Keza, her başarılı işin arkasında ona mutlaka “olmaz” diyenler olmuştur, olacaktır da. Ancak ne üzücüdür ki, böyle düşünenleri kimse hatırlamaz…Hatta “Lider bir Ruh’un, liderliği yapacağı gerçeği hiçbir zaman değişmez” başlıklı yazıma göz atabilirsiniz bu görüşlerimi daha detaylı öğrenmek için…

Son bir şey daha eklemek istiyorum : Gözlemlediğim kadarıyla, 250 kişilik etkinlik olan GBAMentorClinic’e katılan, “bayan” sayısı bir elin sanırım on parmağını geçmezdi. Yüzdelik olarak genele bakıldığında çok düşük bir oranda olduğu anlaşılıyordu. Bu üzücüydü doğrusu…Gelecek yıllarda daha çok artması dileklerimle…

Teşekkürler GBA, Teşekkürler GBAMentorClinic….

Not: Yazının başlık cümlesi, Fırat İşbecer’in konuşmasında söylediği bir cümleydi. Çoook beğendim ve yazının başlığı olarak kullandım…

Yorum Yapılmamış

Yorum Yaz