Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır

Yarın 14 Şubat Sevgililer Günü…

Sevginin bir günü olduğuna ve seni seviyorum demenin sadece kırmızı gül almakla ifade edilmeyeceğine inanmamakla birlikte, sevgiyi yaşamak/yaşatmak, hissetmek ya da hissettirmek için her anın değerlendirilmesine inanırım.

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

Özenle ilgi ve şefkat göstermek, hayatının içinde ufacık bir anda söylenen bir söz, yapılan bir temastır sevmek.

(-ki insanlar gerekli özeni göstermedikleri için şuçu kendilerinde değil, evlilikte ya da ilişkide bulurlar, çünkü azami değil maksimum gayreti göstermeleri gerektiğini bilmiyorlardır, belki de bilseler de umursamıyorlardır ve başkalarının hayatlarının da kendi hayatları gibi olacağını, başkalarının evliliklerinin de kendi evlilikleri gibi olacağını sanarak, kendilerince uyarı da bulunuyorlardır :))

Neydi, sen göremiyorsun diye bu alem yok değildi ve sen cevizin kabuğunu kıramadıysan, cevizin tamamı kabuktan ibaret değildi.

Herkesin sevme kapasitesi kendi içinde saklıdır. Kimi bir sahil kenarından sever, kimi derin bir okyanusun içinden…

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

İncelikli nezaketlerdir mesela…yine hayatın içinde çok basit ama incelikli, göstermelik değil, o an içten geldiği için yapılan belki de ufacık davranışlardır.

Umursamaktır, onunla ilgili her şeye dikkat etmek, hislerini anlamaya çalışmak, saygı göstermektir.

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

Sevdiği yemeği, çayı ya da kahveyi nasıl içtiğini bilmek, karşındakini mutlu etmek için duygu cimrisi olmadan kalbinden ve duygularından korkmadan onu mutlu eden/edecek şeyleri sunabilmektir sevmek.

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

Ruhunu açmak, kalbini açmaktır. Başarısını ve daha da önemlisi başarısızlığını paylaşmaktır. Çünkü atalarımız ne demişti; “tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmazdı”

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

Zor anlarında ona güç olmak, eğer sendelediyse tutmak, irtifa kaybettiyse yeniden uçmasını sağlamaktı sevmek.

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

Sohpet ederken saatleri unutmak, sevdiğiniz şarkıları bağıra bağıra söylemek, çılgınca dans etmek hatta aheng içinde birlikte hayatla dans etmektir sevmek.

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

Bir buket çiçek ya da güzel bir hediye için illa bazı günleri beklememektir sevmek. Hayatın olağanca ciddiliğinin içine karışmış muzip ve eğlenceli nedensiz sürprizlerdir. Gözlerdeki hayretle karışık hayranlığı görebilmektir sevmek. Neydi; sevgi anlaşmak değildi, nedensiz de sevilirdi, bazen küçük bir an için ömür bile verilirdi.

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

Onun için daha iyi olabileceğini düşündüğüz şeyleri şefkatle dile getirmektir. Uyum kabiliyetidir sevmek. Kendi istediğini için direnen hoyrat bir tavır değil, esneklik sergilemenin güç olduğunu bilmektir sevmek. Kendi değerlerine ve onunkilere sahip çıkmaktır sevmek.

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

O yokken, onunla ilgili konuşturmamaktır sevmek. Sevdiğinin hakkını yedirmemek, hak yememektir sevmek. Başkalarına karşı bir kale olmaktır sevmek. Onu yuvası yapmaktır. Neydi; ev, yuva olunca kıymetliydi.

Seni seviyorum demenin milyonlarca yolu vardır; 

Birlikte inanmaktır sevmek, hayal ortaklığı yapmaktır. Birbirini geliştirmektir, bir ekip olmak, adeta dünyanın için birlikte bir dünya olmaktır sevmek.

F.Kafka, Milena’ya Mektuplar’da diyordu ki; “Yardım et bana, söyleyebildiklerimden daha fazlasını anla”.

Sevmek, söylenebilenlerden daha fazlasını anlamaya gönüllü olmaktır. Birlikte, birbirine inanmaktır. Birbirinin içindeki potansiyeli yükseltmektir.

Umudunu daima diri tutabilmek, sözde engelleri bertaraf edebilmek gücünü gösterebilmek, kalbinde hissettiğini yaşamak için kendine izin vermektir sevmek. Belki de daha az düşünmek, daha çok hissetmektir sevmek.

Çünkü bu dünyada her şey yolunu şaşırabilir; sevginin dışında!

 

 

****

Not: Fotoğraf – Dünya Şampiyonu sporcular, Papadakis ve Cizeron.

Yorum Yapılmamış

Yorum Yaz