Hiç bir fırsata, duruma, kuruma ya da insana layık olmadığı kadar değer verme.
Ancak kantarın topuzu kaçabiliyor bazen çünkü kişi kendinden biliyor, kendi gibi sanıyor. Sonra yanılıyor.
“Ederinden fazla değer soytarıyı kral eder” der eskiler…
Her tohum her toprakta ve her iklimde yetişmez. Tohum, kendisine uygun olan toprakta ve iklimde yetişebilir.
Kıymetinin layığıyla bilinmediği işlerden, yerlerden, kişilerden ve ilişkilerden kendini de zamanını da ayıkla/ayıklamaya çalış.
Canlı yapraklar gibi değildir sarmaşıklar. Onun için yapraklarını da, gövdeni de, ruhunu da arındır.
Kendi kaynaklarını uygun toprakta, uygun iklimde, uygun havada, yerli yerinde, kararınca, miktarınca sun ve kullan. Yapman gereken şeyleri zamanında yapmaya çalış. Çünkü zamanında havlamayan köpek, sürüye kurdu musallat eder. Çok yüz verip de, yapman gerekenleri zamanında yapmayıp da kurdu sürüye musallat da etme.
Günün birinde, bir adamın gözleri rahatsız olduğundan baytara gitmiş demiş ki, bana bir ilaç ver gözlerime süreyim. Baytar, hayvanlara yaptığı bir ilacı adam için de hazırlayarak ona vermiş. Adam bu ilacı gözlerine sürmüş ve kör olmuş.
Kıssadan hisse şudur ki; gideceğin doğru yeri bil. İsteyeceğin şeyi kimden isteyeceğini de bil.
Hasır dokuyucu hasır dokumasını bilir, onu ipek tezgahına gönderme.
Bir balerin ve bir ayıyı düşün. Dans etmek istiyor balerin. Ama karşısındaki ayı. Olsun diyor, yapabilir diyor. Olmayacağını bildiği halde, zamanında yapmıyor yapması gerekeni. Bir hasır dokuyucusunun, ipek tezgahında ipek dokuyabileceğini sanıyor. Sonuç ne oluyor?
Bir ayıyı dansa kaldıracak olursan, dansın ne zaman biteceğine ayı karar verir.
Akıllı kimse, önemli işleri ehil olmayan kimselere vermez. En önemli iş ise, KENDİNSİN ! Kendini de, zamanını da boşa tüketen işlere, kimselere emek ve gönül verme. Vermemeye çalış. Akıllı ol. Gördüysen uzaklaş, farkettiysen bitir.
Herkes kendi aklınca, idrakınca anlar karşındakini. Her lafa, söze itimat etme, hemen aklını verme. Değerlendir. Ancak bunu yapabilmen için, idrakın genişlemiş olmalı, anlayabiliyor olmalısın. İlim yolunda yol alıyor olmalısın. Sezgilerin en büyük yardımcındır. Kullan.
Ve unutma; “Alim, cahili hemen tanır çünkü öncesinde o da cahildi. Cahil, alimi tanımaz çünkü öncesinde alim değildi.” (Hz.Ali)
***********
Fotoğraf : (Markus Varesvuo, National Geographic )
Finlandiya / Kuusamo kenti – Lapon baykuşu (Hem karanlıkta, hem de aydınlıkta avlanan ve hiç ses çıkarmadan uçabilen bu baykuş, karın altında kıpırdayan bir tarla faresini bile duyabiliyor)
***********
Bir not : Banu Çakar ve Liderlik Ruhu, resmi tescilli markalardır.
Bu nedenle blogta ve sosyal medyada alıntı yaptığımı belirttiğim paylaşımların dışında TÜM yazılarım&paylaşımlarım bana aittir izinsiz kopyalanamaz, ismim belirtilmeksizin kullanılamaz. Tüm yasal hakları saklıdır. Hatırlatayım dedim
Emre ERDEM
Posted at 22:35h, 20 OcakHarika bir yazı takip ediyoruz…